Tıp alanında post mortem denilen bir uygulama vardır. Hastayı kaybeden doktorlar kendi aralarında toplanıp neyi yanlış yaptık, neler yapabilirdik diye tartışırlar.
Bu yazının amaçlarından biri, bir süredir Türkiye ve dünyanın pek çok noktasından erişilemeyen Sputnik haber sitesi üzerinden bir tartışma yürütmek. Neden erişemiyoruz, bu alanda Türkiye ve Rusya’nın eksiklikleri neler, kapitalist firmalar işlerine geldiğinde özgürlüklerimizi nasıl ihlal ediyorlar, bunları ortaya koymak; bu ve benzeri durumlarda kullanıcı olarak yapabileceklerimizi göstermek.
Bir web sitesine girmek istediğimizde neler olur?
Türkiye’deki hayali kullanıcımız web tarayıcısının1 adres satırına https://tr.sputniknews.com yazdığında, önce kendi bilgisayarı içinde bu sitenin gerçek adresinin neresi olduğunu gösteren DNS2 kaydı var mı diye bakılır.
Normal şartlarda bilgisayarda bu kayıt olmadığı için, aynı soruyu kullanmakta olduğumuz internet servis sağlayıcıya(ISS)3 sorar. Orada aradığınız sitenin adresi şudur diye sayısal bir IP kaydı döner.
Gerçek örnek üzerinden gidecek olursak tr.sputniknews.com için bu adres 178.248.235.60’dir.
Bu adresin fiziksel olarak neredeki bilgisayara (server/sunucu) denk geldiğini öğrenmek için https://bgp.he.net sitesini kullanabiliriz. Sorgu sonucu olarak Moskova’da bir hosting firmasına ulaşırız.
Windows’ta tracert tr.sputniknews.com, linux’ta ise traceroute tr.sputniknews.com komutunu verdiğimizde bizim bilgisayarımızdan ilgili sunucuya gidişimizi adım adım görebiliriz.
Bu gidiş işlemini çocukluğumuzdaki seksek oyununa benzetebiliriz. Kullandığımız servis sağlayıcının yurtdışında hangi firmalarla anlaşması olduğuna göre ve o anki hat yoğunluklarına göre farklı ülkelerden gitme ihtimalimiz var. Fazla ayrıntıya boğulmadan hattımızın genelde Türkiye -> Bulgaristan (Sofya) -> Almanya (Frankfurt) şeklinde ilerlediği en son olarak Telia (Arelion) firmasına ait hatlara geldiğinde takıldığını görebiliriz.
Aynı testi ABD, Hollanda, Romanya ve Almanya’daki farklı IP adresleri üzerinden giderek denediğimde her seferinde aynı noktada hattın kesildiğini gördüm.
Telia kimdir?
Telia firması İsveç kökenli telekomünikasyon devlerinden biri. Uluslararası internet omurgası döşeyip bu hatlardan geçen trafikten kira alan, bu alandaki en büyük firmalardan biri. Ağırlıklı olarak kuzey Avrupa ve İskandinav ülkelerinde faaliyet gösteriyor. Şirketin ortaklık yapısına baktığımızda, İsveç devletinin de büyük hissedarlardan biri olduğunu görebiliriz. Bir dönem Turkcell’in de hissedarlarından biri idi. Biraz daha kazıyacak olursanız, iş yaptığı her ülkede rüşvet, vergi kaçırma vb. şeylere karışan bu konularda çok sayıda yolsuzluk davası olan ortalama bir kapitalist firma olduğunu görürsünüz.
Diyelim ki, İsveç devletinin yasaları gereği Telia, Sputnik’e giden trafiği engellemek zorunda. Teknik olarak şu ülkeden gelen internet trafiğine şu kuralı uygula, şu ülkeden gelenlere uygulama demek mümkün. Fakat ifade özgürlüğü konusunda mangalda kül bırakmayan Avrupa devletleri ve onların uzantısı firmalar Türkiye’ye sansür uygulamak konusunda hiç çekinmiyor. Kendi kurallarını bize dayatıyorlar. Telia firması Türk Telekom’dan kafasına göre sansür uyguladığı hatlar için kira alıyor. Ulusal bağımsızlık, gurur konularında düzenli nutuk atan AKP yönetimi ise bu duruma ses çıkarmıyor.
Peki nasıl olabilirdi?
Bulgaristan ve Gürcistan kendi aralarında Karadeniz’in içinden geçen direkt fiber hat4 döşemiş durumdalar.
Ekonomik olarak çok da güçlü olmayan bu iki ülke denizin içinden kaba hesap 1100 km’lik fiber hat döşemeye bütçe ayırmışlar. Fakat yerli-milli söylemini bol bol kullanan Türkiye ve Rusya bu konuda gerekli adımı atmamışlar. Böyle bir hattı nereden çekeceğine göre Türkiye-Rusya arası mesafe 300-400 km. Gürcistan Bulgaristan arasındaki hat eğer Türkiye üzerinden geçiyor olsaydı, bu iki ülke hem Türkiye’nin herhangi bir gerginlikte hattı kesmesi ya da belli içerikleri sansürlemesi ihtimalini kabul edecekler, hem de hat için kira vereceklerdi. Ayrıca seksek oyunu benzetmesini düşünecek olursak zıplayacakları adım sayısı azaldığı için de bağlantıları görece hızlanmış durumda. Özetle yerli-milli olmak, bağımsızlık nutuklar ile değil pratik adımlar ile neyi neyin önüne koyacağının kararını vermekle oluyor. Sadece ve sadece Türkiye-Rusya arasında böyle bir hattın varolması şu anda yaşanan sansürü çözerdi.
VPN nasıl çalışıyor? Bu sefer VPN’ler neden işe yaramadı?
Kafasına göre bir şeyleri yasaklıyor olmak sadece Avrupa ülkelerine özgü bir durum değil. Türkiye’de bu yeterince yaygın olduğu için ülkemiz internet kullanıcıları VPN5 kavramına özellikle Gezi Direnişi sonrası aşina. Pek çok kullanıcı bir siteye erişemediğinde VPN üzerinden girmeyi deniyor. Fakat bu sefer VPN’ler işe yaramadı. Çoğu kullanıcı google play vb. bir yerden bulduğu ücretsiz (!?) VPN’leri kullanıyor ama bunların nasıl çalıştığına ve ürettiği tehlikelere dair kafa yormuyor.
Olayı biraz karikatürleştirerek anlatmayı deneyelim;
Kullandığımız VPN servisinin Almanya’daki bir bilgisayara denk geldiğini düşünelim VPN’e ait hayali IP adresimiz 123.123.123.1 olsun. Normalde erişemediğimiz yasaklı olan sitenin de adresi 123.123.123.2 olsun.
Araba ile sınır kapısından çıkarken gümrük memuru nasıl nereye gittiğimize dair evraklara bakıyorsa internet için de böyle bir durumu hayal edelim. Biz şu adrese gidiyoruz diye evraklarımızı gösterdiğimizde gümrük memuru elindeki listeye bakıyor, bu adres yasaklı site listesinde yoksa geç diyor, listede ise dur, geri dön diyor.
Yasaklama Türkiye tarafında olduğunda, biz VPN sunucu temiz listede olduğu için VPN’e sorunsuzca erişiyoruz, VPN sunucu istediğimiz siteye erişip sonucu kendi üstüne dönüyor. Ardından bu verileri şifreledikten sonra bize iletiyor.
Türkiye içine dönerken veri içeriği gizlendiği ve geliş adresi temiz bir adres olduğu için sorun yaşamıyoruz. Peki VPN sunucunun olduğu ülke bir yasaklama uyguladı ise? Sputnik’e VPN ile erişilemiyor oluşunun sebebi tam olarak bu. Türkiye’den ulaşabildiğimiz ücretsiz VPN sunucuların çoğu Avrupa ve ABD merkezli olduğu için aynı mekanizmada takılıyoruz.
Gelelim ücretsiz VPN meselesine
Düşünün, birileri firma kuruyor, onbinlerce kullanıcının internet trafiğinin üstünden geçmesine yetecek kadar internet hattı kiralıyor. Bunların üzerinden geçeceği bilgisayarlar satın alıyor. Bunların doğru düzgün çalışması için teknik personel çalıştırıyor, kira veriyor. Eğer gece rüyasında ak sakallı Marks’ı görmedi ise bunların hepsini ücretsiz niye yapsın, bir yerlerden bir şeyler kazanıyor olması lazım. Ücretsiz VPN’leri kullandığınızda en iyi ihtimalle bu firmaların sizin profilinizi çıkartıp buna uygun reklam göstermesine maruz kalıyorsunuzdur. Bu iyi ihtimal, kötü ihtimallere girmek bile istemiyorum.
Peki bu vb. durumlarda ne yapabiliriz?
Bugün adı Sputnik olur, yarın başka bir site olur; internet trafiği büyük oranda emperyalist devletlerin tahakkümünde, bu türden sansürlerle yarın da karşılaşacağımız nerede ise kesin.
A – Sputnik özeli için Sputnik’e sansür uygulamayan ve Rusya’ya direkt hat bağlantısı olan bir ülkeden VPN kullanmak bu sorun için çözüm olur. Ama pratikte bulması, uygulaması zor bir durum.
B- TOR browser kullanmak; https://www.torproject.org/download/ adresinden bilgisayarınızın ya da cep telefonunuzun işletim sistemine uygun sürümü seçip indirebilirsiniz. TOR’un sembolü olan soğan çalışma mekanizmasını temsil ediyor. Soğanın katman katman olmasına benzer bir şekilde veriler katmanlı bir şifreleme işlemine tabi tutuluyor. TOR ile bir siteye bağlanmak normal bağlantıya göre hissedilir derece yavaştır. Ama sizi hedefinize ulaştırır.
1 Firefox, Chrome vb. İnternette gezinmemizi sağlayan yazılımlar.
2 DNS = Domain name server; hangi IP adresi hangi siteye denk düşüyor gösteren veritabanı.
3 Türk Telekom, Kablonet, …, cep telefonundan giriyorsak ilgili operatörler.
4 https://www.he.net/3d-map/
5 VPN; virtual private network, sanal özel ağ. Kimi zaman sansürü aşmak kimi zaman belli bir ağa sadece yetkili kullanıcıların girmesi ve güvenlik amacı ile kullanılan internet erişim protokolü.