Her şeyin hızla değiştiği, mücadele edenlerin başarılar kazandığı, durup bekleyenlerin, harekete geçmeyen ve hakkı için geleceği için mücadele etmeyip yöneten muktedirlerden medet umanların mevcut haklarını da kaybettiği bir süreçten geçiyoruz. Bu çark tüm dünya halkları için de, işçi sınıfı için de bu şekilde dönüyor.

Sendikalar ve işçiler bütün dünyada mevcut kazanımlarını savunmak, daha fazla hak elde etmek için mücadele ediyor. Bu yazıda dünyada çeşitli sendikal geleneklere ve mücadele birikim, deneyim ile yöntemlerine sahip üç ayrı ülkeden üç ayrı örnek üzerinde duracağız. Mücadele edenlerin, direnenlerin, kendi hakkı ve geleceği için harekete geçenlerin başarılarına değineceğiz.

DÜNYA SENDİKAL HAREKETİNDEN MÜCADELE DENEYİMLERİ VE KAZANIMLAR

Yıllar sonra gelen zafer

İlk olarak üzerinde duracağımız örnek Bulgaristan sendikalarının patronlara karşı elde ettikleri kazanım olacak. Bulgaristan sendikal hareketi uzun zamandır işçilerin örgütlenme özgürlüğüne karşı yapılan saldırıların caydırıcı bir cezasının olması yönünde çalışma yürütüyordu. Aynen Türkiye’deki gibi zaten zor olan sendikal örgütlenmenin önündeki engellerin kaldırılması için çalışıyorlardı. Sonunda, 7 Ağustos 2023 tarihinde, Bulgaristan Parlamentosu, Ceza Yasası hükümlerinde bir dizi değişiklik yaptı ve sendikal örgütlenmeye karşı saldırgan davranan patronlara bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası veya yaklaşık 5.000 ABD dolarına denk gelen para cezası verilmesine hükmetti.

Sendikaların uzun zamandır verdiği bu mücadele ve sonrasında gelen kazanım Bulgaristan işçilerinin örgütlenmesini, haklarını aramasını daha da kolaylaştıracak bir kazanımdır. Balkanlarda uzun süredir sessiz olan Bulgaristan sendikal hareketinin daha da canlanmasını sağlayacak bir ortamın oluşmasına katkı sağlayacaktır.

Engelleyici yasal süreçlere rağmen gelen kazanım

Ülkemiz sendikal hareketi örgütlenme koşulları ve prosedürleri açısından Avrupa sendikal hareketinden çok ABD sendikal hareketine benzer. Bunun birçok nedeni vardır. Bir nedeni de ABD sendikal hareketinin, Türkiye sendikal hareketinin oluşum sürecinin önemli dönemlerinde Türkiye sendikal hareketine olan müdahalelerinden kaynaklanmaktadır. Sendikal mücadele açısından ülke olarak benzeştiğimiz ABD işçileri de tıpkı ülkemiz işçileri gibi zorlu bir mücadele veriyor. ABD’de de örgütlenmek, toplu sözleşmeler yapmak ve işyerinde sendikal örgütlülüğü sürdürmek açısından ülkemizdeki o uzun, sendikalı işçilerin önüne konulan yasal süreçlere yakın süreçler işliyor.

Bu bağlamda Güney Kore kökenli lastik firması Kumho Lastiklerinin ABD Georgia’da bulunan fabrikasında çalışan işçiler yaklaşık iki yıldır yürüttükleri mücadele sonrası 10 Ağustos 2023’te ilk toplu sözleşmelerini yaptılar. Chrysler, Hyundai, Kia gibi otomobil firmalarına lastik üreten Kumho firması işçilerinin örgütlenme sürecinin başından bu yana sendikal örgütlenmenin başarısızlıkla sonuçlanması için yüz binlerce dolar harcadı.

Kumho firması sırf maliyet artmasın, işyerine sendika girmesin, işçilerin çalışma koşulları ve ücretler iyileşmesin diye yüklü miktardaki bu parayı sendikal örgütlenmeyi engellemek için tuttuğu danışmanlara yatırdı. Ancak sonuç ortada. Bütün dünyayı etkisi altına alan genel ekonomik ve siyasi kriz sonrası artan temel gıda fiyatları ve enflasyon, gittikçe eriyen ücretler işçilerin yaşam ve çalışma koşullarını iyileştirmek için harekete geçmesine neden oluyor. İşçiler kriz döneminde işlerini kaybetmemek için iş güvencesi istiyor, sendikayı iş güvencesi olarak görüyor. Bu çerçevede harekete geçen işçilerin düzenli, uzun soluklu ve planlı mücadele süreci bu alanda sendikal örgütlenme alanında zaferi de beraberinde getiriyor.

Kapitalizmin krizleri döneminde işçilerin üzerindeki sömürü de katmerleniyor. Ücretler ve diğer haklar baskılanıyor, sermayedarların kârları azamiye çıkarken işçilerin kazanımları eriyor. Bu dönemde ABD ve Bulgaristan gibi sendikal hareketin zayıf olduğu ülkelerin yanında Almanya gibi sendikal hareketin daha etkin olduğu ülkelerde de neoliberalizmin işçi haklarına yönelik saldırıları artıyor. Ancak yukarıda altını çizdiğimiz gibi kararlı mücadele zaferi de beraberinde getiriyor.

DÜNYA SENDİKAL HAREKETİNDEN MÜCADELE DENEYİMLERİ VE KAZANIMLAR

Toplu sözleşme haktır!

İşçi hakları açısından bu dönemdeki uzun soluklu direnişlerden birisi de sendikal hareketin daha güçlü olduğu Avrupa’da, Almanya’da, gerçekleşti. Almanya metal işçileri Danimarka merkezli Vestas firmasında hakları ve gelecekleri için Temmuz 2023’te önemli bir direniş sergiledi. Buradaki direnişin nedeni patronun sendika ile toplu sözleşme imzalamayı reddetmesiydi. İşçiler buna karşılık 127 gün süren eylem gerçekleştirdiler. Uzun süren bu mücadelenin ardından patron Alman Metal Sendikası ile toplu sözleşme masasına oturmak zorunda kaldı. İşçiler yaptıkları uzun süreli direnişin karşılığını almayı başardılar. Sonunda sendika olarak patronu toplu sözleşme masasına oturttular ve haklarını aldılar.

Dünyanın her tarafında emperyalist-kapitalist sistem işçilere örgütsüzlüğü, sendikasızlığı, daha kötü yaşam ve çalışma koşullarını dayatmaya çalışıyor. Bunun için de ekonomik krizleri kullanıyor. Emperyalist-kapitalist sistem doğası gereği yarattığı eşitsizlik, işsizlik, adaletsizlik baskı ve çatışmaların faturasını işçilere ve halka kesmeye çalışıyor. Yukarıdaki örnek direniş ve mücadelelerin de gösterdiği gibi işçiler ve halk bu krizin faturasını ödemek istemiyor. Bunun için de mücadeleyi yükseltiyor. Krizin faturasını krizi çıkaranlara ödettiriyor. Kriz derinleştikçe işçi sınıfının mücadelesinin de derinleşeceğini söylemek yerinde olur.

Paylaş